19 Mart 2014 Çarşamba

İkizlerle Evden Uzakta:)




Birkaç gündür yazı yazmıyorum.. Biraz tatildeydim de.. Geçen hafta çocukları alıp İzmit’te yaşayan can dostuma gittim. Uzun süredir görüşmüyorduk. En son onun düğününde görüşmüştük. Bu arada onun bir oğlu oldu şu an altı yaşında, benim de ikizlerim.. Sonunda zaman yaratıp biraraya gelebildik. Üniversiteden beri süren çok güzel bir arkadaşlığımız var onunla. Çocuklarımızla bir araya gelmekte ayrı bir keyif oldu.

Eşim bizi İzmit’e bırakıp döndü.. Çocuklar rahat bir yolculuk yaptırdı yine bize. İkisi de yol boyunca uyudular. Bu özelliklerini çok seviyorum. Yolculuktan korkmuyorum onlarla. Hemen uyku moduna geçiyorlar.  Neyse arkadaşıma kavuştuk ve çocuklarla baş başa kaldık. Uzun süredir ev dışında bir yerde kalmadıkları için tedirgindim biraz. Uyuyacaklar mı, oyun oynayacaklar mı, yoksa çıldıracaklar mı kestiremiyordum.. İlk gece tabi uyumadılar.. En geç saat dokuzda uyuyup kalan bıdıklarım saat on birde ancak uykuya daldılar. Gece birkaç kez uyanmalarına rağmen sabah erkenden yine ayaktaydılar.. Böylece koşturmamız başladı..

Sürekli evde olup yeni bir ortama girdikleri için merak duyguları oldukça yüksekti haliyle. Tabi hemen çekmeceler, dolaplar karıştırılmaya başladı. Gayet rahattılar tabi. Yeni gördükleri herşeyi incelediler. İkinci gün biraz daha alışmış olsalar da ağlama krizleriyle akşam oldu. Sürekli kucağımda oturmak istemeler, oyuncaklarla oynamamalar, herşeye mızmızlanmalar, hiçbir şey yememeler..

Derken üçüncü gün oldu ve bizimkiler yeni düzenlerine alıştılar. Akşam erkenden uyudular ve biraz da olsa bir şeyler yemeye başladılar. Arkadaşımın oğluyla oyunlar oynamaya da.. Biz de bu arada bol bol dertleştik tabi.. Yıllardır birikmiş konular ele alındı.. Sohbetler edildi, kahveler içildi.. İkimize de çok iyi geldi bu buluşmamız.

Ertesi gün çocuklar evde sıkıldı diye dışarı çıkalım dedik. Yakında bir alışveriş merkezi vardı oraya gittik. Alışveriş merkezine gittiğimizde benimkiler genelde arabalarından inmedikleri için kuzu kuzu etrafı izlerler, olaysız eve döneriz normalde. O gün arabadan indirmek gibi bir gaflette bulunduk. Oyun parkı vardı biraz eğlensinler diye indirdik. Birkaç oyuncağa binince hemen ortama alıştılar ve oyun parkından çıkaramadık çocukları. En son volümden çılgınlar gibi ağladılar. Zorla da olsa kucağımıza alıp bir alt kata indik. Bu arada asansör o kadar küçük ki arabamız sığmadı katlamak zorunda kaldık. Aklıma gelmişken bir çok AVM, market gibi yerlere bebek arabamızın ebatları küçük olmasına rağmen giremiyoruz. Binaları yaparken ikiz bebek arabalarını ve engellileri de düşünerek hareket etseler mutlu olacağım. Çünkü bizim arabanın giremediği bir çok yere engellilerin arabaları da giremiyor maalesef.

Evet alt kata biraz sakinleşmiş bir şekilde inmişken tam asansörün karşısında cep telefonu kılıfı satan bir reyon vardı. Kızım gitti cama resmen yapıştı. Cicili bicili renkli kılıfları oyuncak sandı. Nasıl ağlıyor oradan ayrılmamak için. Güç bela sonunda arabaya bindirdik ama ağlamalar bitmedi. Biraz dolaşalım dedik ama bizimkiler en yüksek sesten ağlamaya devam ettiler. Biraz oyalansınlar diye çubuk kraker verdik  ellerine. Onunla biraz oyalandılar ama ben gerildim tabi. Gidelim bari dedik. Yine araba asansöre sığmadı falan derken kızım elindeki çubuk krakerleri yerlere döktü. Alışveriş merkezinden nasıl kaçar gibi çıktık hatırlamıyorum. Bu arada ben cep telefonumu bir mağazada unutmuşum. Neyse ulaştılar sonra bana. Arkadaşım gidip aldı. Ama sanırım o da çok yoruldu bu geziden.

Neyse bir günde bari parka gidelim dedik. Çok güzel kocaman bir parka gittik. Oğlum uyudu.. Kızım koştu salıncaklara bindi. Saatlerce salıncaktan inmek istemedi. Bu arada oğlum uyandı. Beraber koştular oynadılar. Park gezimiz iyiydi eğlendiler.. Ta ki kızımın gözündeki kırmızılığı görene kadar. Gözü kanlanmıştı. Tabi panik yaptık doktora gittik hemen. Yolda oğlum kustu. Kızım çığlık attı. Sonunda doktora ulaştık. Önemli bir şey yok dedi doktor. Rahatladım derken  oğlum doktorun masasına kafasını vurdu. Onun da gözü aynen kardeşinin kanlandığı noktadan morardı. Bu günümüzü de böylece atlattık.

Kaldığımız sürece benim bebekler diyete girdi. Her zaman yedikleri yemekleri, yumurtayı bile yemediler. Arkadaşım ne yapacağını şaşırdı. Yapmadığı yemek kalmadı yesinler diye bizimkiler ağızlarını açmadı çoğu kez. Evden uzakta böyle maceralı günlerimiz oldu. Herşeye rağmen güzeldi.. Biz çocukları uyutup gece geç saatlere kadar oturduk. Tabi yorgunluk uykusuzluk etkiledi beni de.. Eve döndük ve çocuklarla beraber hepimiz hafif bir grip atlatıyoruz birkaç gündür.


Çocuklar eve girer girmez her yere koşturdular.. Oyuncaklarıyla oynadılar. Çok mutlu oldular. Evlerini özlemişler sanırım. Yeme düzenleri de eskisine geri döndü. Allah’ım ev kuşları.. Şimdi hayatımız normale döndü.. Buradan canım arkadaşım Hülya’ya bizi tüm zorluklarımıza rağmen sabırla ağırladığı için tekrar çok teşekkür ediyorum. İkizlerle yaşamadan ikiz bakımı nasıl oluyor anlaşılmıyor sanırım. Sürekli bana kolaylıklar dileyerek ayrıldık onunla.. Evden uzakta ikizlerle böyle geçti işte.. Bakalım bir daha ki gezimiz nereye nasıl olur.. Sevgilerimle..

4 yorum:

  1. İzmit'te yim ben de. Doğum iznim bitene kadar. Sonra istanbul.
    Seviyorum burayı ben.
    O alışveriş merkezi benim de kabusum.
    Park SEKA park herhalde. Çok seviyorum orayı.
    Bu arada iki bebeyle sizi bu kadar süre misafir edecek bir arkadaşınız olduğu için sanslisiniz. Buna cesaret edebilirsiniz için de çok cesur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aa izmit' te misiniz? Biz karmaşada çok birşey anlamadık tabi. Oark SEKA park evet. Gerçekten güzel bir park. Arkadaşım sanırım ikinci çocuktan vazgeçti bizi görünce:) sağolsun bizi güzel ağırladı.. Dost başka bir şey..

      Sil
  2. Sizin İçin güzel bir değişiklik olmuş. Gerçi bebelerinen biraz zorlanmışsıniz ama olsun.böyle candan bir dost için değer. Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle oldu. hepimize iyi geldi çok özlemiştim zaten.. Çocuklarla hayatın her alanında olmayı öğreniyorum ben de..

      Sil