Merhaba.. Bu mutlu bir ikiz annesinin diğer ikiz annelerine yazdığı ikinci mektubudur. Birinci mektup umarım yerine ulaşmıştır. Şimdi sıra yeni mektupta. Bu mektubumu hamileliği ilerlemiş, heyecanla bebeklerini kucağına almaya hazırlanan ikiz bebek annelerine yazıyorum. Yerine ulaşması dileğiyle..
Evet, şu an hamileliğinin kaçıncı haftası ya da kaçıncı
ayındasın bilmiyorum ama eminim günlerin çabucak geçmesini ve bir an önce
bebeklerine kavuşmayı hayal ediyorsun. Bu hayal çok büyük güç veriyor sana
aslında. Hamileliğin bittikten uzun bir süre sonra hamilelik resimlerine
bakacaksın. Belki şu an senin kocaman karnını görüp korkanlar gibi sen de halinden
korkacaksın. ‘’ Bu ben miyim, böyle miydim ben? ’’ diye şaşıracaksın.
Hamileliğin zorlu ve riskli ilk aylarını atlattıysan şu an
en keyifli dönemindesin diyebilirim. Hamile olan her kadın hemen karnının belli
olmasını ister. İkiz hamile olarak senin karnın çoktan belli oldu ve hamile
önceliklerinden yararlanmaya başladın. Market alışverişinde poşetlerine yardım
etmek isteyen görevliyi geri çevirme örneğin. Etrafta yediklerinden önce sana
ikram edenleri.. Otobüste yer verenleri.. İşyerinde ‘’ Sen biraz dinlen, ben
bakayım biraz.’’ diyen iş arkadaşını da.. Daha sonra bu tarz öncelikler olmuyor.
Bu hamile ayrıcalığı, her yerde geçerli olan.. Değerlendirmek gerekir.
Bu aylar kendini en rahat hissettiğin aylar. Kendini çok
enerjik, güzel ve canlı hissedebilirsin. Yürüyüş yapmaya başladın büyük
ihtimalle. Yürüyüş yapınca daha da iyi hissettiğini farkedeceksin. Bebekler de
sen rahat oldukça daha rahat olacaklar yerlerinde. Saçların gürleşecek, şaşıracaksın. Boyası gelmiş olsa da boyasız bile güzel görünecek saçların.
Aşerme denilen olayı yaşadın mutlaka. Gecenin bir yarısı kendini mutfakta irmik
helvası yaparken bulabilirsin. Mutfak deyince bu arada hiç üşenmeden değişik
yemekler yaparken görebilirsin kendini. Yaptığın her işte mutluluk ve heyecan
duyarsın. Hiç sevmediğin sütü iki bardak içince bile garip bir sevinç hissedersin.
İçinde iki canı besliyorsun ya.. İşte çoktan anne oldun sen..
Merakla beklediğin cinsiyetleri de belli oldu artık. İki
kız, iki erkek ya da bir kız bir erkek. Hepsi çok güzel. Ne olursa olsun sen
sağlıklı olsunlar da başka bir şey istemiyorsun değil mi? Cinsiyetlerini
duyanlardan etrafta ne kadar ikiz bebek hikayesi varsa dinleyeceksin. ‘’ İki
erkek çok zor! ‘’ ‘’İki kız çok iyi olur! ’’ ‘’ Bir kız bir erkek, daha ne
istiyorsun. Bir taşla iki kuş! ‘’ en popüler yorumlar. Benzerlerini de
duyabilirsin terslerini de. Bu yorumlara alışmalısın. Çünkü daha çok yorumlar
duyacaksın ilerleyen günlerde. İkiz annesi popüler olur dolayısıyla hayatı çok
merak edilir en özeline kadar!
En çok gitmek istediğin yer doktor kontrolleridir artık. Her
kontrol bebeklerinle bir kavuşmadır. Onlar hakkında doktorun bir sürü şey
anlatmasını beklersin heyecanla. Doktorun hızlıca söylediği birkaç cümle seni
bir sonraki kontrole kadar idare edecektir. Her muayene sonrası ultrason
çıktısı incelerken internet başında bulacaksın kendini. İnternette daha çok
ayrıntı niye yok diye kızacaksın. ‘’ Neden paylaşmazlar ki yaşadıklarını? ‘’
diyeceksin.. Bebeklerinin aldıkları her gr, uzadıkları her cm, görebildiğin her ayrıntı
mutlu edecek seni. Bir daha güçleneceksin. Şunu da yapayım, bunu da yiyeyim,
biraz daha çok dinleneyim diye bir daha hevesleneceksin.
Bir gün onların hareketlerini hissedeceksin. O gün bir daha
anlayacaksın anneliği. Ben burdayım diyen iki can. Dört ayak, dört elle küçük
dokunuşlarla.. Daha çok hissetsem diye karnını okşayıp seveceksin.. Onlara müzik dinletirken, şarkı, ninni söylerken bulacaksın kendini. ‘’ Nasıl
büyük bir sevgiymiş bu? ‘’ diye düşünüp inanamayacaksın. Görmeden, duymadan iki
canı sevmek.. Herşeyden çok onları düşünmek.. Mucize işte bu öyle değil mi?
Derken hamileliğin son dönemi denilen aylar gelecek. Artık
karnını gören seni doğum yapmak üzere zannedecek. Her yerde dikkat çekeceksin.
İkiz hamile olduğun öğrenilince bu ilgi daha da artacak. Cinsiyetlerini tahmin
edenler, tüp bebek mi diyenler, aynı yumurta mı ayrı yumurta mı diyenler ,normal
mi sezaryen mi doğum yapacağını merak edenler çoğalacak. Çalışıyorsan işine ara vermek zorunda
kalacaksın. Ya da sağlık raporlarıyla devam edeceksin işine. Oturmak, kalkmak,
yatmak daha da zorlaşacak.. Yatakta dönmek için ya da kalkmak için eşinden
destek alacaksın. Ev işlerini yavaş yavaş azaltman lazım. Artık ikiz annesi olarak
hayatında başkalarına ihtiyaç duyacağını anlamaya başlayacaksın.
Bir gün doktor alarm zillerinin çaldığını söylecek belki. ‘’
Bebekler gelmeye kalkmış durdurmalıyız! ‘’ diyecek. ‘’ Yine o ilk aylarda
yaptırdığın iğnelere benzer iğneler yaptırmaya başlayacaksın. Hemen yatacaksın.’’
diyecek. Teleşlanacaksın birden.. ‘’Nasıl yani, daha çok erken! ‘’ diye
düşüneceksin. '' Daha doğuma aylar var! '' diyeceksin. Bir anda eve dönüp kendini üçlü
koltuğa atıp yatmaya başlayacaksın. Daha ne kadar yatacağını bilmeden. ‘’ Hiç
önemli değil bebeklerim iyi olsun da ben yatarım. ‘’ diye düşüneceksin.. Acilen
hastane çantanı hazırlayacaksın bir taraftan. Alınması gereken acil ne varsa
oturup internetin başına alacaksın. Dışarı çıkıp dolaştığın günlerde
tamamlasaydım keşke eksikleri diye düşüneceksin. Bir telaşla hepsini halledeceksin.
Diğer kontrolde belki ‘’ Tamam kalk ’’ der doktor diye
düşünürken ‘’ Yatmaya devam, yatmaya devam, yatmaya devam! ‘’ duyduğun cümle olacak
diğer kontrollerde.. Yatacaksın günlerce, haftalarca, aylarca. Sıkılmadan,
yorulmadan hep o içindeki güç, cesaret ve sevgiyle. İki canın verdiği güç bu..
Evde bir yardımcıya ihtiyaç duyacaksın. Şanslıysan bir yardımcın olacak daha rahat
geçireceksin bu günleri.. Uzun süre yatmak zorunda kalan biri olarak
diyebilirimki o sabır ve güç veriliyor ikiz annesine. Bunu bilmek insanı çok
mutlu ediyor. Şükrettiriyor.
.
.
Artık aylar geçmiş ve sen hala yatmaktayken, karnından
ayaklarını bile göremez hala geleceksin. Karnın burnunda değil uçmuş bir
durumda olacak. Hep destek ve yardıma ihtiyaç duyacaksın. Bir de bebeklerin
hareket etmek istedikçe hep beraber sarsılıyor gibi olacaksınız. Herkes gözünüze çok zayıf görünecek. Koca
göbeğinden hep şikayetçi olduğunuz eşine '' Sen zayıfladın mı? '' derken bulacaksın
kendini. O da şaşıracak buna. Zorlu ama güzel günler. Sona yaklaşmanın heyecanı
ve artık gelseler durumu.. Çok değil kısa bir süre kucağında olacak bebeklerin
ve bu günler geride kalacak. Hatırlamakta bile zorlanacaksın..
Böyle işte bu süreç.. Herşeyin bir sonu olduğu gibi ne kadar
zor olsa da hamileliğin de sonuna geleceksin.. Belki planlı belki de sürpriz
bir şekilde kucağına alacaksın bebeklerini.. Hep o anı düşünerek güzel bir
hamilelik geçirmeni diliyorum. Sağlıkla bebeklerine kavuşmanı..
Öyle bir mucizeki ikiz hamileliği bir bedende üç canın
yaşaması.. O canlardan ikisinin çok daha önemli olması ve diğer üçüncü canın yani
kendi canınızın unutulması. Evet zor bir hamilelik ikiz hamilelik. Ancak öyle
bir sabır, güç, cesaret ve sevgi hediye ediliyorki ikiz annesine ne kadar zor
olsa da anne kendini hep çok iyi hissediyor. Müthiş bir pozitif enerji. Müthiş
bir bekleyiş ve kavuşma anı.. Bu güzel hediyeyi haketmek için seçilmekte müthiş
bir duygu bu arada.. Sevgiler..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder